Yayımlanan Yazılar

taş kahve

Posted on 17 August 2010

taş kahve’ye geliyor taş gibi bir hatun oturmuş sakızlı kahve içiyor, sade bir elinde sakızlı dondurması bir elinde fotoğraf makinesi belli afilli biri havalı saçları kırmızı ojeleri kocaman gözleri sürmeli her geçen ona bakıyor en az bir fasıl kem gözler çıkaracak yine kahve renkli falı sanki biraz dertli, biraz telaşlı ama oldukça da serinkanlı şuh bir kahkaha atıyor ansızın beyaz tişörtlü bakıyor, esmer delikanlı hesap diyor ‘üç tele’ yokluyor çantasını, veriyor parayı elleri ateş gibi yanıyor hatun ve ayakları eveRead More

fauna

Posted on 6 May 2010

daha rahmine düşmeden sevdin beni bekledin ılık ılık ısıttın içini yatağımı hazırladın yorganımı kalın henüz kızıl değildi saçların fırtına öncesi sessizliği nedir daha bilmiyordun beni bekledin gönüllü yalnızlığına bilinçli bir son vermek istedin ve geldi bulutlar kapladı gökyüzünü yağmura tutuldun hiç umursamadın şemsiyesizdin beni fütursuzca bekledin belki eylüldü belki ekim ve işte rahmindeyim sıcacık ve ıslak ve karanlık sessiz ve sakin ve bulanık şimdiden adımı düşünmeye başladın artık iki ayrı candın belki marttı belki nisan canın sıkıldı yalnızlıktan çıkayım istedinRead More

SUsarsak hepimiz öleceğiz

Posted on 28 April 2010

1. Dünya HE-İKİ-O Savaşları başlamadan bir şeyler söylemeli, SUsmamalıyız. SU’yun hayatımızdaki önemini anlatmama hiç gerek yok, biliyorum. Çünkü hepimiz az ya da çok bir şeyler biliyoruz SU ile ilgili. Benim anlatmak istediğim şey başka: hepimiz giderek kuruyoruz, susuzlaşıyoruz ve dünyacak tükenen su kaynakları için endişelenip nedense en mantıklı çözüm olarak SU’yu özelleştirmeye karar veriyor, bizim olanın yabancılar tarafından satın alınarak tekrar bize satılmasına izin veriyoruz. Acaba dünyanın ve bedenlerimizin 4’te 3’ünü kaplayan dört ana elementten en hayati olanı, bizi birbirimiziRead More

dülger

Posted on 9 April 2010

özgürlük parkındayım hafif tatlı esiyor yüzüme ılık ılık okşuyor yanaklarımı nisan dört rüzgarı nefesimin farkındayım mutluluk içimde, dışımda anasondan rakı, üzümden şarap şişelerde durduğu gibi durmuyor bazen hayat bahar artık kendinden emin bu sefer yalancı değil bizi bekliyor beyaz badanalı mavi çerçeveli evlerde dülger, ahtapot, kalamar ve zeytin siyahı, beyazı, yeşili, alı bilmem ki bu coşkulu ruhla neler yapmalı güneşin yanındayım gözlerim sarı işte şimdi aşık olma zamanı *Görsel: google.com *Dülger, Sözcükler Dergisi’nin 28. sayısında yayımlanmıştır.