Yaşamam gerekiyordu, yoksa ölecektim
Gitmeye karar vermek Gitmek hiç akılda yokken gidenlerden olmuş oldum ben. Birdenbire. Şıp diye. Pat diye. Güm diye. Aslında köklerine, yerine, suyuna, havasına sıkı sıkıya bağlı ama bir o kadar da dallarını savuran, yapraklarını estiren rüzgara hayran bir ağaçtım ben. Tebdilimekânın dinamizmine inandım. Kök salmanın erken olduğunu bildim. Gençtim. Aşıktım. Yerimde duramazdım. Kalbimin sesini dinleyip başka hiçbir şey duymayarak mıknatısa doğru, ona karşı koymadan gidiverdim. Tüm hayal kırıklıklarımı, gönül yaralarımı, uçsuz bucaksız yalnızlığımı toparlayıp bir valize koydum ve gittim. SpontanlığıRead More→